100’den fazla okul yöneticisi ve eğitimci katıldı.
Haber Giriş Tarihi:
Haber Güncellenme Tarihi:
Sığınmacı ve mülteci çocukların eğitimdeki durumları, Ordu’da düzenlenen çalıştay da ele alındı. Ordu İl Göç idaresi Müdürlüğü,Altınordu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile Avrupa Birliği tarafından finanse edilen Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği (SGDD) Ordu Çok Yönlü Destek Merkezi tarafından düzenlenen ’Eğitimde Mülteci Çocuklar Çalıştayı’na; 100’den fazla okul yöneticisi ve eğitimci katıldı. Toplantının açılışında konuşan Ordu İl Göç idaresi Müdürü Abdulkadir Katırcıoğlu, Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı göç hareketinin yönetilmesinde, eğitim camiasına büyük görevler düştüğünü söyledi. Katırcıoğlu,Türkiye’ye gelen uluslararası ve geçici koruma kapsamındaki kişilerin göç idaresi müdürlüklerinde işlemleri bittikten sonra, ilk yönlendirildikleri kurumun milli eğitim müdürlükleri olduğunu vurguladı. Eğitimcilerin herkesten daha fazla yorulması gerektiğini kaydeden Katırcıoğlu, öğretmenlerin özellikle akran zorbalığı ve uyum gibi konularda daha fazla mesai harcamasını istedi. Altınordu İlçe Milli Eğitim Müdürü Onur Bekyürek, ilçelerinde binden fazla yabancı öğrencinin bulunduğunu belirterek, yabancı uyruklu öğrencilerin eğitim ihtiyaçlarına yanıt verebilmek için “Yabancıların Eğitim Sistemimize Entegrasyonu Projesi”nin yürütüldüğünü söyledi. Bekyürek, “İlçemiz okullarında 162 öğrenci için 12 uyum sınıfı açılmıştır. Uyum sınıflarında Türkçe bilmeyen ya da Türkçe dil beceri düzeylerini geliştirmeye ihtiyacı olan yabancı uyruklu tüm öğrencilerimize eğitim imkanı sunmak, eğitim sonunda bu öğrencilerimizi diğer branş derslerini içeren akademik eğitime hazır hale getirmek hedeflenmektedir.” dedi. SGDD Mültecilerin Sosyal Uyumu Projesi Koordinatörü Hanen Çiftdoğan, sosyal uyumun sağlanmasında öğretmenlerin önemine dikkat çekti. Göç deneyiminin çocukların öğrenme ve okulda kaynaşma süreçlerini etkileyebileceğini anımsatan Çiftdoğan, “Çocukların günlerinin büyük çoğunluğu okullarda geçiyor ve sosyal çevreleri okullarda oluşuyor. Okullar, veliler için de bir tür sosyalleşme alanı. Öğretmenler ve okul müdürleri, okullarında ve mahallelerinde gördükleri ya da şahit oldukları sorunların önlenmesinde ve çözülmesinde önemli rol oynuyor. Bu nedenle, toplumsal kaynaşmanın ve birlikte yaşamı mümkün kılabilecek olan sosyal uyumun inşasında, en büyük görev öğretmenlere ve okul müdürlerine düşüyor” dedi. Çalıştay da, eğitimciler “çocuk koruma mekanizmaları, çok kültürlülük ve sosyal uyum, travmanın öğrenmeye etkileri” konusunda deneyimlerini ve fikirlerini paylaştı. Çalıştay, vaka çalışması ile sona erdi.