İç ve dış şer güçler ile işbirlikçileri tarafından, Büyükşehir belediyeleri başta olmak üzere,devletin her kurumuna ve kademesine bir şekilde sokulan ve yerleştirilen devlet ve millet düşmanlarının ve işbirlikçilerinin devlet içindeki...
Haber Giriş Tarihi:
Haber Güncellenme Tarihi:
Ve dışındaki sayıları,kimliklerini,kişiliklerini tespit edip bularak söküp atabilene aşk olsun diyen Mehmet Kapısız” Gaziosmanpaşa’da 7-8 teröristin yolcuları gasp ettikten sonra attıkları Molotof kokteyllerle belediye otobüsünde yaşan can pazarına ve 17 yaşındaki kız çocuğunun yanarak feci şekilde ölümüne bizzat tanık olduğum terör baskını ve gasp olayının üstünden 9 yıl geçti. Kapısız ” Yıllardır ve halen, onlarca felaketi yaşayan insanların,geçmişte ve günümüzde yaşadıkları acı tecrübeden ders alarak, geleceğe huzur ve güven içinde bakma konusunda zerre kadar bir değişme ve gelişme göremedim. Ülkemizde düne kadar özellikle mega şehirlerde iken, bugün nerede ne zaman terör ve canlı bomba eylemi yaşanacağı meçhulken.Ne idarecilerde nede halkımızda bu ve benzeri olumsuzluklara karşı ayılma ve uyanma emaresi göremiyorum.. Aziz milletin gelen ağam,giden paşam zihniyetiyle rüzgara göre yelken açan hazırcı,bedavacı asalak yaşamaya alışmış ve alıştırılmış kesimi bilerek ve isteyerek uyuyor.Bu hazırcı ve beleşçi kesim için devlet ve millet gitmiş,batmış umurunda bile değil.Ama bu böyle ne zamana kadar sürer bilinmezde, durum hiç iyiye gitmiyor. Allah bize akıl fikir versin.Sonumuzu hayreylesin ” dedi.! Bedavacı,yattığı yerden rahat geçinmeye alışmış,insanları köle gibi kullanmaktan ayrı bir zevk alan, devlet ve millet düşmanları, dün bugün ve halen namertliklerini,allahsızlıklarını sürdürebilmek için yaptıkları ölümlü soygun eylemleriyle topluma korku salarak, halkı kendilerine köle yapmak için, işbirlikçilerinin sınırsız desteğiyle kanlı terörist eylemlerine ara vermeden devam ediyorlar diyen 78 yaşındaki Mehmet Kapısız” devlet ve millet düşmanı bedavacılar,beleşçiler,hazırcılar, canlı bomba eylemleri başta olmak üzere otobüs baskınları gibi, her türlü can yakıcı eylemlerini istedikleri her yerde ve mekanda rahatlıkla yaparak, devlete ve millete zarar vermeye,insanlara acı çektirerek,benimde üç yıl evvel ömrümü verdiğim İstanbul’dan ayrılmam gibi,yerlerinden yurtlarından gitmeye zorlamaktadırlar. Buna 21 Mart 2007 Cuma günü evimden çevre temizlik ve bina emlak borcumu, zamanım kalırsa daha evvel yaptığım hac baş vuru mu yenilemek gayesiyle çıkarak bindiğim belediye otobüsüyle İstanbul Gaziosmanpaşa ya geldiğimizde, teröristlerin işbirlikçisi olduğuna inancım tam olan o günkü otobüs şoförü kırmızı ışıkta durduğu esnada, otobüse binen 7-8 teröristin kabanlarının altından çıkardıkları otomatik silahlarla, otobüste seyahat eden yaklaşık 180 kişiye canını seven cüzdanlarını ve üstündeki kıymetli eşyalarını şu koltuğun üstüne bıraksın diye bağırınca,cüzdanlarını ve üzerlerindeki kıymetli eşyaları bırakan bıraktı,direnenlere şiddet uygulayarak cüzdanlarını ve kıymetli eşyalarını bizzat alırlarken, bende içinde 370 lira nakit para olan ve nüfus cüzdanım dahil, banka kartlarımın olduğu cüzdanı koltuğa bıraktım ve çıkan kargaşada açılan orta kapıdan dışarıya çoğu yolcular gibi kendimi attım. Otobüs hareket eder etmez, teröristler ellerindeki Molotof kokteylleri otobüsün içine attılar. Molotof kokteyl ile alev-alev yanmaya başlayan otobüste can pazarı yaşanırken koştum iki adım ileride görevli polise giderek bizzat gözleriyle tanık olduğu olayı birde ben anlattım.Polis ben nokta görevlisiyim,bak geriden ekip geliyor onlara söyle dediği esnada Kafamı geri çevirirken yardım talep edipte aksi bir cevap aldığım polisin baskın yiyen otobüse el işaretiyle devam et dediğine inanın canlı tanık oldum. Bu arada otobüs alev-alev yanmaya devam ediyordu.Hereksin ve hepimizin canlı tanık olduğu bu otobüs baskını ve yangından nasibini alıp hafif yanıkla kurtulan yolcuların yanında 17 yaşlarında gencecik bir kız çocuğunun yanarak kaldırıldığı hastanede yaşam savaşını kaybettiğini öğrendim. Teröristlerin attıkları Molotof kokteyl ile ateşe verdikleri otobüste 17 yaşlarındaki bir kız çocuğunun feci şekilde yanışını unutmak mümkün mü” Olayları bizzat film izliyor gibi yaşadığı felaketin,kabusun etkisinden aradan geçen 9 yıla rağmen halen kurtulamadığını söyleyen Mehmet Kapısız” 7-8 terörist onlarca polisin olduğu Gaziosmanpaşa otobüs durağına kadar paltolarının altında taşıdığı otomatik silahları oraya nasıl getirdi. Biz üzerimizdeki bir çakı bıçağını taşımaktan imtina ederken adamlar otomatik silahları onlarca resmi ve sivil polisin bulunduğu alana dikkat çekmeden getirebiliyorlar aklım hafızam almıyor.. Kapısız”Polisin ilgisiz kalması üzerine 500 evler Bayrampaşa Polis karakoluna giderek olayla ilgili şikayette bulundum.İfademi verdim ve ayrıldım.Aradan 15 gün geçti.Olayla ilgisi olduğu ileri sürülen teröristler yakalanmış ve olayın canlı tanıklarından olduğum için beni emniyet müdürlüğü yetkilileri o bölgedeki çevik kuvvet karakoluna davet etti. Olayla ilgisi olduğu gerekçesiyle yakalananlardan ikisi girdiğim karakolda benden daha rahat bir şekilde oturmaları şöyle dursun.Bacak bacak üstüne atarak kapalı mekanda içilmesi yasak olan sigarayı görevlilerin bakışları arasında fütursuzca tüttürüyorlardı. Sigara içen ikisinin otobüs baskınında yer aldıklarını olaya bizzat canlı tanıklık ettiğim için yüzlerindeki yara izinden teşhis ettim.Benim karakoldaki işim bitti.Ve karakoldan çıktıktan sonra karakolun yakınındaki bir kişi bana kardeşim sen bunlarla uğraşamazsın.Bunlar gördüğün gibi güvenlik güçlerinin bazı kesimleriyle içli dışlı olmuşlar.Şu çevik kuvvet karakolunda görevli çok sayıda polisin her birinin Arnavutköy’de 10-11 müstakil tapulu dairesi var.Buradaki daireler polis maaşıyla alınır mı, bunu senin aklın,mantığın kabul ediyor mu?.Sen garip bir adamsın, işine bak diye telkinde bulundu. Bütün bunları devletin içine daha önce yerleştirilen ve sonra aklını teklif ettikleri akıl almaz parayla satın aldıkları devlet yetkililerinde işin içinde olduğunu öğrendiğimde dudaklarım uçukladı ” dedi. Ama yinede ben bunlara aldırış etmedim ve etmemde.İşte bu yüzden şikayetçi oldum.Sonra öğrendim ki; işin garibi otobüs baskınında yer alan onlarca yolcu içinde sadece ben şikayetçi olmuşum.Şikayetçi oldum da ne oldu. Olaylar kaldığı yerden artarak devam ediyor. Yani Sıfır,sıfır elde var sıfır. Bunu bugün neden anlatma ihtiyacı duyduğuma gelince;aradan geçen 9 yıl sonunda cennet vatan ülkemde bizzat tanık olup canımızı güçlükle kurtarırken bir evladımızın alevler içinde feci şekilde yanarak hayatını kaybetmesine,bazı yolcuların yanarak hafif şekilde yaralanmalarına kanlı otobüs baskını ve soygununda ki acı olaydan sonra cennet vatan ülkemde hiçbir şeyin değişmediğini, insanların belli bir kesiminin duyarsızlığının dün bugün ve halen artarak devam ettiğini görmek beni çok üzer iken sevk ve idarecilerimizi ve onları seçenleri benim kadar üzmemiş. Bu vahim olayın üzerinden kocaman 9 yıl geçmiş olmasına karşın terör olayları çıkan onlarca yüzlerce kanuna rağmen sekteye uğramadan devam ediyor.Devlet ve millet düşmanı teröristler bir şekilde girerek işgal ettikleri devletin her kademesinde senden,benden hepimizden daha rahat bir şekilde varlıklarını sürdürüyorlar.Kanun tanımayan onlar ve gibilerinin rahatlıkları, beni kahrediyor” diye konuştu.