Maksat; gündem oluşturmak…
Maksat; hep konuşulmak…
Maksat, maksat, maksat…
Yalanın doğru karşısında bir önemi yoksa, hakkın sadece kendine has olduğuna inanmak da zor olmasa gerek.
Bizi terbiye eden büyüklerimizin çok güzel bir sözü var: Yavuz hırsız, ev sahibini bastırır.
Birde şu söz var ki hafızamıza kazınmıştır: Sırtındaki godori*yi* görmeyen karşısındakinin gıdigi’sine* gülermiş.
Her ikisi de ders almak isteyenlere yeteri kadar yeterli.
Dedik ya ders almak isteyenlere.
Neden önemli?
Anlatayım!
Bir insan düşünün ki her işinde önceliği, kendi dünyalığı olsun.
Hiçbir Allah kulunun hakkını hukukunu gözetesin.
Menfaatine yönelik her türlü iş ve işlemi yapsın.
Hem de tüm bunları insanların gözüne baka baka…
Bir değil, iki değil, üç değil!
Ve çevresindekiler de bunu adamı gözetip kollasın.
Zannediyor musunuz ki karakaşı karagözü için!
Hayır, hem de külliyen hayır!
Kamudan götürüp şahsa aktarmak, ardından da paylaşmak içindir her halde.
Aksini iddia eden varsa sormak gerekir “O zaman ne için göz yumdun diye?”
Harama el uzatmadın, uzatana engel olmadın öylemi?
Ya haramdan geleni nasıl paylaştın?
Ben bu tipte olanlara “Yahudi zihniyetli ” diyorum.
Çünkü başkasının hakkını gasp edip, ha sahibinden başkasına verdiğinde helalleşmek Yahudiler de var da ondan.
Ne namazıdır kıymetli olan, ne de orucu.
Tas tamam ikiyüzlülüktür tercihi.
Utanması, arlanması olmadığından da yüzü kızarmaz.
Hep daha fazla bağırır ki bilmeyenler haklı zannetsin.
Hep daha fazla ithamda bulunur ki kendisi unutulsun.
Ama öyle olmuyor.
Artık teknoloji çağında mumlar yatsıya kadar yanmıyor.
Pat diye yüzüne vuruluyor yapılanlar.
Gerçi utanmaya yüz olmayınca, sözün de bir hükmü kalmıyor ya neyse.
“Allah ıslah etsin” demek bir anlam ifade eder mi bilemiyorum ama ıslah olmaya niyeti olmayana, kuldan utanmayana Allah neylesin.
Demek ki her seferinde arkasını gözetip kollayan olunca ya da gözetip kollayacak birilerini bulunca, böyle oluyormuş.
Ya bulamayınca?
Her zaman yaptığını yapmaya devam.
Daha fazla bağırma, daha fazla itham!
Ya sonunda?
3 metre bez, bir parça pamuk!
Hem de en kalitelisinden.
*Godori: Yerel lehçede kullanılan, fındık dalı kabuğundan örülen ve yük taşımaya yaran büyük sepet.
** Gıdigi: Yerel lehçede kullanılan, fındık dalı kabuğundan örülen ve yük taşımaya yaran küçük sepet
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Mehmet ÖZMADEN
“Yahudi zihniyeti”
Maksat; hep konuşulmak…
Maksat, maksat, maksat…
Yalanın doğru karşısında bir önemi yoksa, hakkın sadece kendine has olduğuna inanmak da zor olmasa gerek.
Bizi terbiye eden büyüklerimizin çok güzel bir sözü var: Yavuz hırsız, ev sahibini bastırır.
Birde şu söz var ki hafızamıza kazınmıştır: Sırtındaki godori*yi* görmeyen karşısındakinin gıdigi’sine* gülermiş.
Her ikisi de ders almak isteyenlere yeteri kadar yeterli.
Dedik ya ders almak isteyenlere.
Neden önemli?
Anlatayım!
Bir insan düşünün ki her işinde önceliği, kendi dünyalığı olsun.
Hiçbir Allah kulunun hakkını hukukunu gözetesin.
Menfaatine yönelik her türlü iş ve işlemi yapsın.
Hem de tüm bunları insanların gözüne baka baka…
Bir değil, iki değil, üç değil!
Ve çevresindekiler de bunu adamı gözetip kollasın.
Zannediyor musunuz ki karakaşı karagözü için!
Hayır, hem de külliyen hayır!
Kamudan götürüp şahsa aktarmak, ardından da paylaşmak içindir her halde.
Aksini iddia eden varsa sormak gerekir “O zaman ne için göz yumdun diye?”
Harama el uzatmadın, uzatana engel olmadın öylemi?
Ya haramdan geleni nasıl paylaştın?
Ben bu tipte olanlara “Yahudi zihniyetli ” diyorum.
Çünkü başkasının hakkını gasp edip, ha sahibinden başkasına verdiğinde helalleşmek Yahudiler de var da ondan.
Ne namazıdır kıymetli olan, ne de orucu.
Tas tamam ikiyüzlülüktür tercihi.
Utanması, arlanması olmadığından da yüzü kızarmaz.
Hep daha fazla bağırır ki bilmeyenler haklı zannetsin.
Hep daha fazla ithamda bulunur ki kendisi unutulsun.
Ama öyle olmuyor.
Artık teknoloji çağında mumlar yatsıya kadar yanmıyor.
Pat diye yüzüne vuruluyor yapılanlar.
Gerçi utanmaya yüz olmayınca, sözün de bir hükmü kalmıyor ya neyse.
“Allah ıslah etsin” demek bir anlam ifade eder mi bilemiyorum ama ıslah olmaya niyeti olmayana, kuldan utanmayana Allah neylesin.
Demek ki her seferinde arkasını gözetip kollayan olunca ya da gözetip kollayacak birilerini bulunca, böyle oluyormuş.
Ya bulamayınca?
Her zaman yaptığını yapmaya devam.
Daha fazla bağırma, daha fazla itham!
Ya sonunda?
3 metre bez, bir parça pamuk!
Hem de en kalitelisinden.
*Godori: Yerel lehçede kullanılan, fındık dalı kabuğundan örülen ve yük taşımaya yaran büyük sepet.
** Gıdigi: Yerel lehçede kullanılan, fındık dalı kabuğundan örülen ve yük taşımaya yaran küçük sepet